Borsa İstanbul’da yön arayışı sürüyor. BIST100 Endeksi’ndeki çıkış denemeleri güç kazanamazken geri çekilmeler ise derinleşemiyor. Yeni gündem ve beklenti ihtiyacının sürmesi, para girişlerinde devamlılığın olmamasıyla birleşiyor. Yüksek faizler, yatırımcıların tercihlerini etkileyen önemli bir bariyer oluşturuyor.
Yatırımcılar, risksiz ve garanti kazanç arayışında. Faizlerin düşmesi durumunda yerli yatırımcıların daha yoğun katılımı bekleniyor. Ancak mevcut durumda, yüksek faiz oranları nedeniyle yatırımcıların tahvil bonoya yönelmesi olağan bir sonuç olarak değerlendiriliyor.
Son günlerde artan yabancı yatırımcı ilgisi dikkat çekiyor. 24 Ocak ile biten haftada yabancılar, 345.4 milyon dolar ile hisse senetlerinde son 9 ayın en güçlü alımını gerçekleştirdi. Daha önceki iki hafta satışta olan yabancıların bu alımının devamı bekleniyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, ocak-kasım döneminde yabancı yatırımcıların hisse senetlerinde 2.5 milyar dolarlık satış, tahvil bonoda ise 38 milyar dolarlık alım yaptığı görülüyor. Yüksek faiz oranları, yabancı yatırımcıların tahvil bonoya yönelmesine neden oluyor.
Yabancı finans çevrelerinden Türkiye’ye yönelik olumlu görüşler artıyor. Citi analistleri, Türk bankalarında güçlü bir toparlanma öngörüyor ve hedef fiyatlarını yukarı yönlü güncelledi. JPMorgan, Türk hisselerinde tavsiyesini nötr’den “ağırlığını artır”a yükseltti.
Deutsche Bank Türkiye CEO’su Orhan Özalp, “Türkiye uzunca bir süreden sonra küstürdüğü yabancı yatırımcıyı ikna etmiş durumda” dedi. Bu olumlu görüşlerin devam etmesi, Borsa İstanbul’da hisse senetlerine olan ilginin artmasına yol açabilir.
Yüksek rezerv ve yüksek faize rağmen döviz kurlarında artan hareketlilik gözlemleniyor. Faiz indirimlerinin devam edeceği beklentileri, döviz kurlarındaki artışı etkiliyor. Ancak döviz kurlarındaki artış yüzdesi, enflasyonun altında kalmaya devam ediyor.
Bu durum, döviz kurları ve enflasyon arasındaki makasın korunmasına neden oluyor. Tahvil faizleri ise TCMB faiz beklentilerine paralel olarak düşüş eğiliminde. Mevduatlarda yürürlüğe giren stopaj artışı, örtülü bir faiz düşüşü olarak değerlendiriliyor.
Piyasaların dikkati, ocak ayı enflasyon verisine odaklanmış durumda. Yönetilen ve yönlendirilen zamlar nedeniyle ocak enflasyonunun yüzde 4’ün üzerinde olması bekleniyor. Yıllık enflasyon ise yüzde 41 civarında tahmin ediliyor.
Yüzde 4’ün altında gelecek bir veri, TCMB’nin faiz indirim beklentilerini güçlendirebilir. Ancak yüksek gelmesi durumunda piyasa olumsuz tepki verebilir. Bu durum, bir aylık sapma olarak değerlendirilebilir.
Borsada 12/2024 dönemi bilanço süreci bankalarla başladı. Garanti Bankası, Akbank ve Yapı Kredi Bankası yıl sonu bilançolarını açıkladı. Genel olarak son çeyrek beklentilere paralel gelirken, geçen yıla göre bir performans düşüklüğü gözlemleniyor.
Bilanço bazında yüksek performans gösteren şirketler de olacaktır. Önümüzdeki günlerde bilanço açıklamaları hızlanacak ve piyasalardaki görünüm netleşecektir.
Borsada tepki çıkışı zayıflarken, endeksin 10.000 seviyesinin üzerinde tutunma mücadelesi devam ediyor. İlk destekler 9.950-9.000 olarak görülüyor. Yukarı yönlü hareketlenmelerde ilk dirençler ise 9.180 ve 9.276 noktalarında bulunuyor.
Endekste geri çekilmelerde tepki alımları gözlemleniyor. Ancak çıkış denemelerinde direnç seviyelerinde satışla karşılaşılıyor. Piyasa görünümünün bir süre daha bu şekilde korunması bekleniyor.